12 Aralık 2015 Cumartesi

Az gelişmiş mutluluk - Tayfun Talipoğlu

Az gelişmiş mutluluk - Tayfun Talipoğlu
"Az gelişmiş…" ne demek? Daha kibarı da  var elimizde: "Gelişmekte olan…"
Bu "az" ve "gelişmekte olma" nın ölçüsü ne peki?
Milli gelirin artması mı? Arttıysa ölçüsü mü? Gelir dağılımının adalet durumu mu?
O toplumun yaşam kalitesi mi?
Bilimsel tanımları geçelim. Ben gördüğümü bilirim, az gelişmiş ülke demek;
yöneticilerin zengin, yönetilenlerin yoksul olduğu ülke demektir. Halk, bu yoksulluklarının farkında olmayan yığınlardan oluşur; bir üst sınıfa yükselmek için yolsuzluğu, adaletsizliği hoş görür.
Az gelişmiş ülke, yalakalığı ilke, suskunluğu erdemmiş gibi sunan insanların oluşturduğu, özgür düşünce ve bağımsızlık yanlısı aydınlarının bile zaman zaman emperyalizme kucak açma formüllerini kutsadığı, tuzu kuru parazit bir takımın da sürekli olarak "Yaşamak güzel, ülkemiz daha da güzel, güzel bakalım dünyaya, canımız sağ. Şükredelim, sevelim, sevilelim, isyan etmeyelim." gibi söylemlerle egemen sınıfa omuz verdiği ülkenin adıdır bence.

Bugünlerde "Güne güzel başlayın, güzel gitsin. Olumlu düşünün kötü şeyleri çağırmayın…" modası var ki sormayın. Sabah sabah "ben, ben"diye başlayıp artık kendini sosyolog, psikolog, büyük düşünür yerine koyan magazin haber sunucuları da olmazsa olmazıymış 21.yüzyıl azgelişmiş ülkelerin. Bununla da yeni tanıştık.

Unutmadan bu tanıma "dizi manyaklığı" durumunu da ekleyelim.
Hiç ekonomik sıkıntısı olmayan, hatta çalışmayan ama müreffeh bir yaşam sürdüren insanların entrika dolu dünyasında uyutmalı insanları.

Bir başka uyutma motoru olan futbol da yerini almalı tanımda. Ölümüne taraftarlar olmalı azgelişmiş ülkelerde.

Vatandaşın büyük bölümü içinse zaten herhangi bir çabaya gerek yok. Egemen sınıf yüzyıllardır olduğu gibi "din" faktörü ile "tevekkül" içinde kendisine sunulan sosyal yardımlarla idare etmeli ki az gelişmiş ülke tablomuz gerçek olsun.

- Suriyeli mültecileri taşıyan kayıklar batadursun…
- Ekonomik cinnetler, kadın cinayetleri eksik olmasın
- Silvan'da 20 bin, Cizre'de 50 bin, Sur'da 100 bin, Nusaybin'de 15 bin vatandaş göç etmiş, ne gam!
- Enerjiniz, savunmanız dışa bağımlı. Üşümekten korkuyor, Rusya'ya "Ben ettim, sen etme!" diye yalvarıp duruyoruz ama aldırmayın!
- Emperyalist ülkelerin İncirlik Üssü’ne konuşlanmasından üzüntü değil, mutluluk duyuyorsanız kuşkunuz olmasın az gelişmiş bir ülke de mutlu mesut yaşıyorsunuz demektir.
- Bak yine unutuyordum gazeteci ve yazarlarının cezaevinde olmasını da kanıksamış olman gerekiyor.
- İşsizlik rakamları değil, vaatler konuşulmalı ki gelişmişliğinin az olduğunun farkına varmayasın.

Siz boş verin bunları, aldırmayın bana; "Yalan Cumhuriyeti"nde yaşamanın tadını çıkarın.
Doğrular mı, doğrular anlaşılan uzun süre tatilde…

Tayfun Talipoğlu/abcgazetesi
Disqus Yorumları Yükle

0 yorum

Disqus Shortname

Comments system